çekiç parmak Genel kırık mallet finger tendon

Çekiç Parmak (Mallet Finger) Olduğunuzu Nasıl Anlarsınız?

Çekiç parmak (mallet finger) parmak ucunun düşük olduğunun görüntüsü ile karakterize, ucunun kaldırılıp düz hale getirilemediği bir durumdur. Çoğunlukla parmak ucuna gelen sert bir darbe ile veya ağır bir şey kaldırırken parmak ucunun zorlanmasıyla meydana gelir. Bazen de sıkışma, kesilme veya parmak ucunun kırılmasıyla oluşur. Parmak ucu aşağı doğru eğilir (düşer) ve oldukça ağrılıdır. Herkes çekiç parmak olabilir. Bir gün bulaşık yıkarken, parmaklarınızı çıtlatırken veya çarşafınızı düzeltirken bile başınıza gelebilecek bir rahatsızlıktır.

Çekiç parmak olduğunuzu anlayabilmeniz için birkaç ipucu;

  • Parmağınızın ucu, tırnak dibindeki boğumdan itibaren düşüklük gösteriyorsa
  • Parmak ucunuz kendi kendine düz pozisyona gelemiyorsa
  • Parmak uç ekleminizde veya parmağınızda şişlik varsa
  • Tırnağınızda cilt altı kanama varsa

Yukarıda belirttiğimiz şikayetlerden herhangi biri söz konusuysa lütfen uzman bir el cerrahına gitmeli ve muayene olmalısınız.

İki çeşit çekiç parmak rahatsızlığı vardır.

  • Kopma : Parmağın ucunu kaldıran tendonun kopması sonucu parmak ucunda meydana gelen şekil bozukluğu veya düşüklüktür. Her an, herkesin başına gelebilecek bir durumdur.
  • Kırılma: Parmağın ucunu kaldıran tendonun tutunduğu kemiğin kırılması sonucu oluşur.

Çekiç parmak rahatsızlığında genellikle cerrahiye gerek duyulmaz. Hatta bazen doktorunuz evde kendinizin uygulayabileceği tedavi bile verebilir. Tendonun zarar görmesine bağlı oluşan parmak ucu düşüklüklerinde kullanılan ateller tedavinin en önemli parçalarındandır. Doktorunuz size en uygun tedaviyi uygulayacaktır. En önemli konu, tedaviye kendinizin değil konusunda uzman bir el cerrahının karar vermesi ve uygulamasıdır. Tedavi edilmeyen çekiç parmak sürekli ağrılı ve sadece parmak ucunun değil, tüm parmağın şekil ve fonksiyon bozukluğuna neden olan bir duruma neden olabilir. Bununla beraber eğer bir yaralanma sonrası açık yaranız varsa, tendonun/kemiğin derinlemesine zarar görmesinin yanında enfeksiyon riski de söz konusu olduğu için hızlı bir müdahale edilmesi gerekebilir.

Prof. Dr. Eftal Güdemez

Ortopedi ve Travmatoloji

El Cerrahisi ve Mikrocerrahi

Read More
Genel

El, parmak ve kol kopmaları / Replantasyon

El, Parmak ve Kol Kopmaları / Replantasyon

Uzuv kayıpları genellikle ağır kazalar sonucu meydana gelmektedir. Nadiren de olsa kopan uzuv yerine dikilebilmekte ve hasta için tüm koşullar doğru olarak yerine getirildiği taktirde hayatına tam ve bütün olarak devam edebilmektedir. Neden nadiren diyorum çünkü uzuv kopmalarında, parmak, el ve kol başta olmak üzere yerine uygun bir şekilde takılabilmesinin yani tıbbi deyimiyle başarılı bir replantasyonun bir çok parametreye bağlı olduğunu da bilmek gerekir. Öncelikle kopan parçanın kaza yerinden ameliyatın yapılacağı merkeze uygun bir şekilde taşınıp getirilmesi şarttır. Kopan parça nemli temiz bir beze sarılıp bir torbaya konur. Ağzı bağlanan bu torbanın içi buz dolu başka bir kutuya veya torbaya konulup soğuk bir ortamda taşınması çok önemlidir. Kopan uzuv asla buzla direk temas etmemeli, donması durumunda ameliyatın yapılamayacağı bilinmelidir.

Ameliyat Öncesi :

Ameliyat öncesi doktorunuz yaralanan elinizi ve kopan uzvu dikkatli bir şekilde muayene eder. Gerekirse ileri tetkik isteyerek dokuların ne kadar zarar gördüğü tespit edilmeye çalışılır.

Ameliyat:

Yaralanmanın giyotinde kesilmiş gibi olması kopan parçanın yerine takılması ameliyatının başarısını ve uzvun yaşama şansını yükselteceği gibi; kopmanın parçalanarak meydana gelmesi, dokuların ezilip zarar görmüş olması ise naklin başarı düzeyini bir o kadar düşürmektedir. Ameliyat sırasında doktor en doğru adaptasyonu uygulama veya vücudun başka bir yerinden tendon/kas, damar/sinir transferi yapma yoluna gidebilir.

İyileşme:

İlk bir kaç hafta ağrı normaldir. İlaçlarla kontrol altında tutulur. Tüm dokular zarar gördüğü ve tamir edildiği için iyileşme süreci uzun ve meşakkatlidir. Bu süre içerisinde hissizlik, ağrı, elektriklenme, donukluk gibi hissiyatlar normaldir. Sinir iyileşmesi bir yıla yakın bir zaman alabilir. Replantasyon sonrası dönemde hastanın sigara içmemesi çok önemlidir. Sigara kılcal damarların büzüşmesine sebebiyet vermekte bu da iyileşmeyi son derece olumsuz etkilemektedir.

Fizik Tedavi:

Fizik tedavi ve rehabilitasyon bir çok el rahatsızlıklarının gerek ameliyat öncesi, gerekse ameliyat sonrası olmazsa olmaz bir parçası olma yanında replantasyon sonrası şarttır. Konusunda uzman bir fizik tedavi doktorunun belirleyeceği bir çalışma programıyla, uzman fizyoterapistler tarafından tedaviniz yapılır. Elinizin veya parmaklarınızın operasyon sonrası eski haline dönebilmesi ancak bu şekilde mümkündür. Aksi taktirde görüntüsel olarak var olan uzvunuz işlev göremeyebilir. Fizik tedaviyle hem elinizin ve parmaklarınızın fonksiyonel olarak işlevselliği artar hem de gücünüz yerine gelir. Terapi sonrası doktorunuzun uygun gördüğü kremler destekleyici tedavi yöntemi olarak sürülebilir.

Protez:

Tüm uğraşlara rağmen uzuv kurtarılamazsa o zaman protezler gündeme gelir. Günümüzde oldukça iyi yapılan, estetik ve teknolojik protezler mevcuttur. Hastanın durumuna en uygun protez seçilir ve hasta hayatına bu şekilde devam eder.

Prof. Dr. Eftal Güdemez

Ortopedi ve Travmatoloji

El Cerrahisive Mikrocerrahi

Read More
atel dirsek el cerrahisi enjeksiyon Genel kol steroid tenisçi dirseği

Tenisçi Dirseği ve Sporla İlişkisi

Tenisçi Dirseği (Lateral Epikondilit)

Prof. Dr. Eftal Güdemez tenisçi dirseği, diğer adıyla lateral epikondilit hakkında merak edilenleri anlattı.

Tenisçi dirseği veya lateral epikondilit her ikisi de aynı rahatsızlığı ifade etmektedir. Tenisçi dirseğinde dirsekten el bileğine ve parmaklara kadar uzanan kasların dirseğe yapışma yerinde dejenere olup, zarar görmüş olması sonucunda, kişi oldukça ağrılı bir tabloyla karşı karşıya kalır. Ağrı dirseğin dış kısmında hissedilir ve dokunmaya karşı bile oldukça hassastır. Özellikle kavrama, tutma, itme ve kaldırma gibi aktivitelerde ağrı artmakta hatta el bileğinize kadar inebilmektedir.

Tenisçi dirseği sıklıkla 30-50 yaş aralığında görülmektedir.

Tenisçi dirseği sanıldığının aksine tenis oynamaktan değil, kola ve dirseğe aşırı yüklenmekten meydana gelmektedir. Aşırı yüklenme işinizle birebir bağlantılı olabileceği gibi, yazı yazmaktan, bez sıkmaya, resim yapmaktan, kavanoz kapağı açmaya kadar bir çok zorlama ve güç uygulama tenisçi dirseği olmanıza sebebiyet verebilir. Dirseğinizdeki ağrı nadiren kendiliğinden geçebileceği gibi genellikle ısrarcı, rahatsız edici ve kolunuzu kullanmanızı kısıtlayıcı bir hal de alabilir.

İşte size tedavi konusunda bazı ipuçları;

  • Hareketleri kontrol altına almak : Dirseğinizi koruyarak, zorlamadan ve hareketlerinizi sınırlayarak günlük hayatınıza devam etmek veya farklı yöntemler bulmak.
  • İlaç Kullanmak : Doktorunuza danışarak antienflamatuar ilaçlar kullanılabilir.
  • Atel kullanmak : Doktorunuza danışarak tenisçi dirseğine özel atel kullanılabilir.
Bu görsel boş bir alt niteliğe sahip; dosya adı tenisci-dirsegi-atel1.jpg
  • Fizik tedavi : Doktorunuza danışarak fizik tedavi uygulaması yapılabilir.
  • Steroid enjeksiyon uygulaması: Doktorunuzun uygun görmesi halinde gene doktorunuzun uygulayacağı steroid enjeksiyonundan da fayda görülebilir.
  • Ameliyat: Tüm yukarıda yazan uygulamalardan fayda görülmezse, doktorunuz cerrahi girişimde bulunarak sorununuzun kalıcı olarak iyileşmesini sağlayabilir.

Tüm bu tedavi uygulamaları kişiden kişiye farklılık gösterebileceği gibi, her kişi için de öncelikli olarak uzman el cerrahının muayenesi, teşhisi ve kişiye özel tedavisi esas alınmalıdır. Doktorunuz sizin için en uygun tedaviyi seçecek ve uygulayacaktır.

Prof. Dr. Eftal Güdemez

Ortopedi ve Travmatoloji

El Cerrahisi ve Mikrocerrahi

Read More
artrit eklem romatizması el el bileği el cerrahisi el cerrahı Genel romatoid artrit

Romatoid Artritin Belirgin Özellikleri

Romatoid artritin belirgin özellikleri; elde, el bileğinde ve parmak eklem boğumlarında en sık görülen rahatsızlıklardan biri de romatoid artrit yani iltihaplı eklem romatizmasıdır. Buna rağmen bu tip artritler tüm vücuda da etki edebilir.

İşte size romatoid artritin belirtileri;

  • Elde, parmak eklemlerinde ve bilekte ağrı
  • Parmak eklemlerinde yumrular
  • Parmaklarda ve eklemlerde şişlik, kızarıklık ve yangı
  • Sertleşmiş parmaklar
  • Parmakların orta ve uç eklemlerinde eğilmeler, deformasyonlar
  • Parmak eklemlerinden ses gelmesi

Bütün artrit çeşitlerinde olduğu gibi romatoid artrit de el bileği ve parmak eklemlerini etkiler. Genellikle halk dilinde iltihaplı eklem romatizması da denilen bu durum parmaklarda bozulma ve hareketlerde kısıtlama meydana getirir. Bazen yaş ilerledikçe, kullanmaya ve yıpranmaya bağlı olarak da dejenerasyonlar oluşabilir. Ancak sebebi her ne olursa olsun romatoid artrit elleri güçsüzleştirir ve hareket kabiliyetini azaltır.

Eğer ellerinizde romotoid artrit rahatsızlığınız olduğunu düşünüyorsanız ne yapmalısınız? Herşeyden önce mümkün olan en kısa sürede bir el cerrahına muayene olmanız, daha sonra rahatsızlığınızın hangi evrede olduğunu anlamanız ve teşhis/tedavinizin planlanmasını sağlamanızdır. Unutmayın, hızlı tedavi ilerleyen zamanlardaki şikayet ve riskleri de azaltır.

El cerrahı olan doktorunuz elinizin muayenesi yaptıktan ve gerekli tetkikleri (röntgen ve bazı laboratuvar tetkikleri) inceledikten sonra teşhisi koyup, tedavinize başlayacaktır. Sonuç olarak kısaca özetlemek gerekirse, romatoid artritin ilaçlarla tedavisi romatoloji uzmanları ile birlikte planlanır ve uygulanır. Sonrasında tedavinin izlenmesi sırasında gerekirse eklem içi steroid enjeksiyonları yani kortizon tedavisi gündeme gelebilir. Eğer ilaç ve diğer tedavilerden yeteri kadar netice alınamazsa, hedefe yönelik amaçlar için cerrahi tedavi seçenekleri gündeme gelebilir.

Prof. Dr. Eftal Güdemez

Ortopedi ve Travmatoloji

El Cerrahisi ve Mikrocerrahi

Amerikan Hastanesi

Koç Üniversitesi Hastanesi

[email protected]

444 3 777

Read More
el bileği el cerrahisi fizik tedavi kırık sinir sıkışması tendon

Sıcak ve Soğuk Uygulama

Sıcak ve soğuk uygulama ne zaman yapılmalıdır?

Hangi rahatsızlığa sıcak uygulanır, hangisine soğuk? Prof. Dr. Eftal Güdemez bu konuda sıklıkla yaşanan karışıklığa açıklık getiriyor.

Hem sıcak hem de soğuk uygulama yapılan tedaviler doğru uygulandığı zaman oldukça etkili ve hızlı cevaplar verebilmektedir.

Sıcak uygulama nedir? Gerekli olduğu durumlar nelerdir ?

Sıcak uygulamada cilt ısınır ve dokular uyarılarak kanın doğru noktaya akışı sağlanır. Böylelikle oksijenin kas ve eklemlere daha hızlı  iletimi sağlanmış olacağı için  sorun olan bölgede hareket kabiliyeti ve esneklik artar. Tüm bu işlemler sırasında ağrı azalır ve kaslar rahatlar. En iyi sıcak uygulama, fazla zorlamadan yapılan esnetme ve hafif egzersizlerle birlikte yapılan uygulamadır. Hareket kabiliyetini kaybetmiş sert eklemlerin tedavileri sırasındaki rehabilitasyon uygulamalarında, kronik bölgesel ağrı sendromu gibi klinik durumlarda sıcak uygulamadan faydalanılmaktadır.

Soğuk uygulama nedir ve hangi durumlarda yapılır ?

Soğuk uygulamayı soğuk jel pedlerle, buz torbalarıyla veya buzlukta dondurulmuş kalıplarla uygulayabilirsiniz diyen Prof. Dr. Eftal Güdemez, soğuk uygulamanın sorun olan bölgede inflamasyonun azalmasına ve dokunun yumuşamasına yardım ettiğini belirtmektedir. Bu esnada bölgedeki kan akışı yavaşlamasına ragmen şişlik ve ağrı azalır. Soğuk uygulama egzersiz ve fizik tedavi sırasında uygulanabileceği gibi burkulma, zorlama, kırık ve ameliyat sonrasında da uygulanabilir.

İşte size soğuk ve sıcak uygulama için birkaç güvenli ipucu

  • Gerek sıcak, gerekse soğuk uygulama 15 dakikadan fazla olmamalıdır. 15 dakikadan sonra tedaviyi bırakmalı, cildin kendine gelmesine zaman tanınmalıdır.
  • Sıcak veya soğuk uygulamayı ASLA cildinize doğrudan uygulamamalısınız! Mutlaka cilt ile arasında ince havlu ve/veya tülbent gibi bir bez parçasının olmasına dikkat edilmesi çok önemlidir.
  • Cildi her 5 dakikada bir kontrol etmek, tahriş olup yanmadığından veya soğuktan donma noktasına gelmediğinden emin olarak tedaviye devam etmek esastır.
  • Tüm bu uygulamaları yapmadan önce doktorunuza danışmanız ve doktorunuzun tavsiyeleri doğrultusunda ilerlemeniz en doğrusudur.

Prof. Dr. Eftal Güdemez

Ortopedi ve Travmatoloji

El Cerrahisi ve Mikrocerrahi

Detaylı Bilgi için:

www.eftalgudemez.com

Read More
el el cerrahisi parmak ucu sinir yaralanmaları tendon

Parmak Ucu Yaralanmaları

Parmak ucu son derece önemli özellikleri olan birçok bölümden oluşmaktadır. Parmak ucunda distal falanks dediğimiz parmağın ucunu destekleyen kemik bulunmaktadır. Bu kemiğin üstünde ve altında kemiğe tutunan ve parmağın hareketini sağlayan tendonlar, parmak ucuna hissini veren sinirler ve en üstte de cilt tabakası ve tırnak bulunmaktadır.

Parmak ucu yaralanmaları ne sıklıkla yaşanır?

Vücudumuzun en sık yaralanan, zarar gören bölgesi parmak ucudur desek yanılmış olmayız. Birçok farklı şekilde yaralanma hali olabileceği gibi, en sık karşılaştığımız durumlar bıçak ve/veya cam kesileri ile ağır bir cisim altında ezilme şeklinde olanlardır.

Yaralanan parmak ucu nasıl tedavi edilmelidir?

Parmak ucunun yaralanma türüne ve şekline göre her durum için farklı bir tedavi uygulanır. Sadece cilt kesisi şeklinde olan yaralanmalar bandajla ve yara bandıyla tedavi edilebilirken, derin bir cilt kesisi bazen dikiş gerektirebilmektedir. Tırnak ve tırnak yatağını ilgilendiren yaralanmalar genellikle cerrahi müdahale gerektirebilmektedir ancak kemiği, tendonu ilgilendiren hatta parmak ucunun kısmen kopmasıyla sonuçlanan yaralanmalarda mutlaka cerrahi müdahale gerekmektedir. Uzman bir el cerrahının yapacağı ameliyatla tendonlar onarılır, parmak ucu olabilecek en iyi ve kullanışlı haline getirilir, kopan parça yerine dikilir.  Bazı yaralanmalarda ise parmak ucu tamamen ezilerek kopabilmekte, yerine tekrar dikilebilmesi mümkün olamamakta, parmak ucu usulüne uygun şekilde kısaltılmak zorunda kalınmaktadır.

İyileşme süreci ne kadar sürer ve parmak ucu eski halini alır mı?

İyileşme süreci yaranın ciddiyetine, müdahalenin türüne ve kişinin sağlık durumuna göre çeşitlilik gösterebilir. Birçok parmak ucu yaralanması 4-6 hafta arasında tamamen toparlarken, bazen biraz daha uzun süren durumlar da olabilmektedir. Çoğunlukla görüntü ve fonksiyon açısında kusursuz iyileşme görülse de, tırnak yatağı zarar görmüş birinin tırnağının çıkması ve normal görüntüsüne ulaşması 6 ayı bulabiliyorken, bazen de tırnak yatağında kalıcı sorunlar nedeniyle bir daha hiçbir zaman normal bir tırnağa sahip olamamak da mümkün olabilmektedir. Eğer kemiğin zarar gördüğü ağır bir parmak ucu yaralanması söz konusuysa, nadiren parmak ucunda kalıcı sertlikler, parmak ucunda ısı farklılığı ve hassasiyet de kalabilmektedir.

Prof. Dr. Eftal Güdemez

Ortopedi ve Travmatoloji

El Cerrahisi ve Mikrocerrahi

Detaylı bilgi için:

www.eftalgudemez.com

Read More
boksör kırığı el cerrahisi el kırıkları kırık

Boksör Kırığınız Olduğuna Dair 4 Belirti

Yoksa Boksör Kırığınız mı var?

El kırıklarının en sık karşılaşılanlarından biri olan boksör kırığı, özellikle küçük (serçe) parmağın gerisinde görülür. Peki bu tarz kırıklara neden boksör kırığı denilir? Çünkü bir yere sert bir şekilde yumruk yaparak vurduğunuzda oluşan bir kırık olması nedeniyle boksör kırığı olarak adlandırılır.

İşte boksör kırığı olduğunuzu anlamanın 4 yolu;

  • Yamulmuş veya şekli bozulmuş el veya parmak
  • Küçük parmağınızı düz tutamamak
  • Küçük parmağınızın diğer parmaklarınıza oranla çarpık duruyor olması
  • Parmağınızı hareket ettirmekte zorlanmak

Şunu özellikle belirtmekte ve hatırlamakta fayda var ki yukarıda saydığımız bu belirtilerden bir veya birkaçını ağrısız bir şekilde de yaşayabilirsiniz. Ancak her ne olursa olsun, ağrılı veya ağrısız belirttiğimiz bulgulardan biri mevcutsa mutlaka hızlıca bir el cerrahına başvurmanızı tavsiye ediyoruz.

Doktorunuz yapacağı muayene ve röntgen incelemesi ile elinizdeki kırığı tespit ettikten sonra, kırığın türüne ve şekline göre size en uygun tedavi şeklini sunacaktır. Bazı boksör kırıkları uygun bir manevra ile yerine oturtulup, alçı ile tedavi edilebilirken; bazı kırıklar çok parçalı ve alçı ile tedavi edilemez düzeyde olabilmektedir. Bu gibi durumlarda cerrahi müdahele gerekebilir. Tedaviye karar verirken hastanın yaşı ve  yaşam biçimi de göz önünde bulundurulur.

Boksör kırığında gerek alçı ile tedavi olsun, gerekse ameliyatla tedavi olsun sonrasında uygulanacak fizik tedavi ve rehabilitasyon büyük önem taşımaktadır. Özellikle alçı sonrasında uzun süre hareketsiz kalmaya bağlı hareket kısıtlılığı, kuvvet kaybı, şişme ve ağrı gibi şikayetler görülebilmektedir. Fizik tedavi bu süreci en iyi şekilde atlatmanıza ve hızlıca normal hayatınıza dönmenize yardımcı olacaktır.

Prof. Dr. Eftal Güdemez

Ortopedi ve Travmatoloji

El Cerrahisi ve Mikrocerrahi

Daha detaylı bilgi için;

www.eftalgudemez.com

Read More
el el bileği el cerrahisi karpal tünel karpal tünel sendromu sinir sıkışması

Karpal Tünel Sendromu Masa Başı Çalışanlarını Tehdit Ediyor

Eğer şu anda masanızın başında çalışıyor ve bu makaleyi okuyorsanız, muhtemelen size sıkıntı veren ağrılarınızdan dolayı endişelenecek ve meraklanacaksınız. Yıllarca masa başında, bilgisayar karşısında veya koltukta bilmeden ve farkında olmadan uygunsuz vaziyette oturarak geçirilen zamanların neticesinde hem kas-iskelet sisteminin dengeleri bozuluyor hem de ciddi el ve bilek rahatsızlıkları oluşabiliyor.

Tüm gün hareketsiz, masa başında geçen bir günün ardından karpal tünel sendromu belirtileri sizi zorlayabilir. El bileği sürekli aynı şekilde tekrar eden hareketlerden hoşlanmaz. Mesela tüm zamanını bilgisayar faresi kullanarak geçiren birisinin gün sonunda bileğinin ağrıması ve sinirlerinin zarar görmesi olasılığı yüksek olabilir.

Peki Karpal Tünel Sendromu Nedir?

Karpal Tünel Sendromu, adına median sinir denilen sinirin el bileğinin iç yüzündeki karpal tünel denilen kanalda sıkışması neticesi oluşan bir durumdur. Elde ağrı, uyuşma, karıncalanma, iğnelenme ve donukluk hissi gibi belirtilerle ortaya çıkar. Uygunsuz pozisyondaki tekrarlayan bu gerilmeler karpal tünel sendromuna sebebiyet verdiği gibi  bazı metabolik hastalıkların yanı sıra burkmak, kırık gibi faktörler de zamanla sinirin sıkışmasına neden olmaktadır. Hamilelik ve menapoz dönemleri gibi vücudun aşırı miktarda sıvı tutumu da ciddi anlamda risk altında olunan zamanlardır. İşte bu yüzden karpal tünel sendromu kadınlarda erkeklere oranla çok daha sık görülmektedir.

Elinizde uyuşukluk, karıncalanma ve yanma hissi varsa bu el bileğinizde sinirinizin sıkıştığına ve karpal tünel sendromu olabileceğinize dair en belirgin özelliktir. Genellikle gece uyurken ve el bileğiniz bükük kaldığı durumlarda daha da yoğun olarak bu belirtileri hissedebilirsiniz.

Karpal tünel sendromunda tedavi, kişinin şikayetlerine ve karpal tünelde sinirin ne kadar sıkıştığına göre değişiklik göstermektedir. Öncelikli olarak hastanın şikayetlerini azaltmak amacıyla gece ateli kullanımı denenebilir. Eğer fayda görülmezse ilaç takviyesi ve fizik tedavi eklenebilir. Tüm bu tedavi yöntemlerine rağmen şikayetler geçmezse o zaman ameliyat tedavisi kesin çözümdür.

Prof. Dr. Eftal Güdemez

Ortopedi ve Travmatoloji

El Cerrahisi ve Mikrocerrahi

Detaylı bilgi için;

Karpal Tünel Sendromu

Read More
ameliyat artrit artroskopi dirsek dirsek kırıkları

Dirsek Artroskopisi

Artroskopi, vücudumuzdaki eklem problemlerinin tedavisi sırasında uygulanan endoskopik (kapalı yöntem) bir cerrahi tekniktir. Diz ve omuz artroskopisi daha yaygın kullanılmaktadır. Ancak son senelerde el bileği ve dirsek artroskopileri de kullanılır ve tercih edilir hale gelmiştir. Standart açık cerrahiden farkı, küçük kesilerle yapılan deliklerden kalem boyutunda ucunda kamera olan bir cihaz yerleştirilerek eklemin içine girilmesi ve müdahele edilmesidir. Kamera eklem içi görüntüyü ekrana yansıtır ve doktor ekrana bakarak problemli bölgeye müdahele eder. Bazen birden fazla kesiyle görüntüleme ve işlem yapmak gerekebilir.

Dirsek artroskopisi bir çok farklı rahatsızlıkta kullanılabilir;

Dirsek artroskopisinin faydalarına gelirsek;  

Dirsek artroskopisinin de diğer el bileği ve omuz artroskopileri gibi en büyük özelliği hızlıca iyileşme ve operasyon sonrası toparlama sürecidir. Çünkü kesiler çok küçüktür ve operasyon sonrası şişlik ve sertlik minimal düzeyde seyreder. Operasyon sonrası ağrı ve enfeksiyon riski azdır. Yapılan işlem sonrasında bazen doktorunuz tarafından verilen dirsek sabitleyici (atel) ile dirseğinizi sabit olarak tutmanız istenebilir ancak ellerinizi bu durumda bile rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Fizik tedavi ve rehabilitasyon dirseğinizin eski güç ve performansına hızlıca dönmesi açısından önemlidir.

Dirsek artroskopisi her dirsek rahatsızlığında kullanılmaz. Doktorunuz rahatsızlığınıza göre en uygun tedavi yöntemini seçip size söyleyecektir.

Daha detaylı bilgi için ;

www.eftalgudemez.com

Prof. Dr. Eftal Güdemez

Ortopedi ve Travmatoloji

El Cerrahisi ve Mikrocerrahi

Amerikan Hastanesi

Koç Üniversitesi Hastanesi

Read More
ameliyat el el bileği el cerrahisi ortopedi yara izi

Yara İzlerini Hızla İyileştirmenin Yolları

Yara İzlerini Hızla İyileştirmeninYöntemi Nedir?

Yaralanmalardan veya ameliyatlardan sonra vücudumuzda doğal olarak yara izleri kalabilir. Kalınlaşan ve skar/nedbe haline gelen bu cilt sorunları eğer iyi bakılmazsa daha da rahatsızlık verici boyuta gelebilirler. Yara iyileşmesi konusunda el ve üst ekstremite üzerine uzmanlaşmış fizik tedavi uzmanları sizlere gerekli desteği ve yardımı verebilirler. Şimdi sizlere yara ve yara izi iyileşmesi konusunda kısa bilgiler verip neler yapmanız gerektiğiyle ilgili bazı ipuçları vereceğiz.

Yara izinin tendona veya kasa yakınlığı: Ameliyat sonrası oluşan yara izi (skar/nedbe) tendonunuza veya kasınıza yakın olduğunda çepeçevre yapışıklık yapabilir. Bu yapışıklıklar tendon, kas ve eklemlerin hareket kısıtlılıklarına neden olabilir.

Yara izinin şekli: Eğer yara iziniz ameliyat sonrasına aitse muhtemelen ince bir hattır. Ancak kazaya bağlı oluşan yara izleri daha düzensiz ve şekilsiz olarak rahatsızlık verebilir.

Yara izinin türü: Cilt iyileşirken yara büzüşüp hareketle birlikte ağrılı bir hal alabilir. Hipertrofik ve keloid olmak üzere iki tip yara izi çeşidi vardır.

Yara izinde hassasiyet: İzler oldukça hassas ve ağrılı olabilir. Cildimiz hergün kıyafet, aksesuar gibi birçok değişik materyalle temas ettiği için yaralanmadan veya ameliyattan sonra hasar gören bölgenin oldukça temiz bakılması ve korunması önemlidir.

Doktorunuzun tavsiye edeceği kremler ve fizik tedavi uzmanları tarafından tavsiye edilecek doğru hareket, egzersiz ve uygulamalar zamanla skar dokusunun yumuşamasını sağlayacaktır.

YARA İZİ NASIL TEDAVİ EDİLMELİDİR

Eğer elinizi, bileğinizi ve kolunuzu hareket ettirmenizi zorlaştıracak düzeyde bir yara dokusuna sahipseniz;

Yara masajı: Normal bir cilt her türlü esnekliğe ve hareket kabiliyetine sahiptir. Yara izinize dairesel, yukarıdan aşağıya ve sağdan sola doğru yumuşak hareketlerle masaj yapmak iyileşmeye yardımcı olabilir. Masaj aynı zamanda hassasiyetin azalmasına da etki edebilir. Ancak öncesinde uygun kremler kullanmayı da ihmal etmemek gerekir.

Yara bakımı: Yara bakımı da iyileşme sürecinde oldukça önemlidir. Temiz bakmak, doktorunuzun verdiği antiseptik losyonları ve kremleri düzenli kullanmak gerekir. Bandajınız çıktıktan sonra sakınmak amaçlı doktorunuzun tavsiyelerinden bağımsız yaranın üzerini kapatmak veya suya sokmamak düşündüğünüzün aksine yaranızın daha geç iyileşmesine sebep olabilir.

Prof. Dr. Eftal Güdemez

Daha fazla bilgi için;

www.eftalgudemez.com

Read More
1 2 3 4